"Ayinesi iştir kişinin / Lafa bakılmaz"


Marmaristen Datça'ya doğru yol aldığınızda,
Datça'ya 20 km tabelası ile Emecik Köyünün
giriş tabelasını görebilirsiniz.
Emeklilik zamanlarımı İstanbul dışında Kuzey Ege'de
Edremit körfezinde memleketim olan küçük bir köyde
geçirmeyi planlarken; hayat, Egenin en güneyine, ilk
cümlede tarifini verdiğim bu köye getirdi beni.
2007 Kasımdan beri yaşadığım bu köyde, köydeki hayatımla
ilgili tecrübelerimi/gözlemlerimi ve kaybolmaya yüz tutmuş
bilgileri zaman buldukça paylaşacağım.
Umarım zamana iyi bir tanıklık ederim.

Ve zaman değişti. Yol kasım 2014 de Emecik'ten Datça'nın içine düştü. Artık Hayat DATÇA'nın içinden akacak..

15 Ağustos 2011 Pazartesi

Biber Salçası Yaptık

Biber salçasını daha önce pişirerek denemiştim. Bir hayli zahmetliydi. Daha kolay nasıl olur diye internette araştırdım. Çiğden de yapmak mümkün. Bu kez çiğ yapmaya karar verdim. Kaya bahçeden topladığı biberleri getirdi. Onları birkaç su yıkadık. Üretimde zehir kullanılmasa da toz toprak ancak temizleniyor, o yüzden birkaç su yıkamalısınız. Biberlerin başları kestik. İçlerindeki tohumları çıkardık. Sonra küçük parçalara ayırdık ve kıyma makinası olmadığı için iki kez mutfak robotunda kıydık. ilk salçalık muhteviyatı elde edince yorulmaya başlamıştık. Devam etmek için güce ihtiyaç vardı, toplanmanın ve imece usulü çalışmanın şerefine Özkan'ın getirdiği şampanyayı patlattık.

 Zorlu işleri keyfe dönüştürmezseniz günün sonunda hayli yorulursunuz. İşte bu yüzden bizde küçük bir mola verdik. Sonra salça muhteviyatı birikmeye başladı.
Resimde gördüğünüz tepsiden üç tane oldu. Kurutmak üzere balkona güneşe koydum. İçine tuz eklemeyi ihmal etmeden tabi. 3-4 gün boyunca günde 3-4 kez karıştırarak salça kıvamına gelmesini beklemeniz gerekiyor.
Bu kadar muhteviyattan 3 tane yarım kiloluk salça elde ettik. Ve paylaştık. Pişirerek yaptığım salçanın renginden çok güzel bir salça elde ettim. Pişirme usulünde renk daha az kırmızı oluyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder